==>ç.2.Yükselme Dönemi
Osmanlı İmparatorluğu yükselme dönemi
Bu maddedeki bazı bilgilerin kaynağı belirtilmemiştir. Ayrıntılar için maddenin tartışma sayfasına bakabilirsiniz. Maddeye uygun biçimde kaynaklar ekleyerek Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz. |
Bu madde Vikipedi standartlarına uygun değildir. Sayfayı Vikipedi standartlarına uygun biçimde düzenleyerek Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz. Not: Gerekli değişiklik yapılmadan bu şablon kaldırılmamalıdır. Bu madde Aralık 2011 tarihinden beri, düzenleme isteğiyle etiketlidir. |
Bu maddedeki üslubun, ansiklopedik bir yazıdan beklenen resmî ve ciddi üsluba uygun olmadığı düşünülmektedir. Konuyla ilgili tartışma için maddenin tartışma sayfasına lütfen bakınız. Maddeyi geliştirerek ya da konuyla ilgili tartışmaya katılarak Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz. |
Osmanlı Devleti Yükselme Dönemi
Sultan II. Murat'ın (1421 - 1444, 1446 - 1451) ölüp de yerine oğlu Fatih Sultan Mehmet (II. Mehmed) (1444 - 1446, 1451 - 1481) padişah olduğunda, artık Osmanlı Devleti, Ankara Savaşı'nın tüm sarsıntılarını atlatmış ve kuruluş dönemini tamamlamış bir imparatorluk olarak dünya tarihindeki yerini almaya hazır bulunuyordu. 1451'de II. Mehmed, atalarının pek çok defa girişip de başaramadıkları İstanbul'u alma işini düşünebilecek ve bunu gerçekleştirebilecek kadar kendini güçlü hissediyordu.
Konu başlıkları[göster] |
Fatih Sultân Mehmed Han Dönemi (1451-1481) [değiştir]
Murat'ın ölümünden sonra 19 yaşındaki oğlu fatih ilk iş olarak İstanbul'un fethi için hazırlıklar başlatır.
İstanbul'un Fethi (29 Mayis 1453) [değiştir]
Fethin Sebebleri:
- 1) Bizans'ın sürekli olarak avrupa devletlerinin Osmanlı alehine kışkırtılması
- 2) Bizans'ın Anadolu beylikleri ve şehzadelerini Osmanlı yönetimi alehine kışkırtarak karışıklık çıkartması
- 3) İstanbul'un boğazı üzerinde bulunan Bizans’ın Osmanlı ticareti için büyük bir denge oluşturması
- 4) Osmanlı sınırları içerisinde kalan Bizans topraklarının bütünlüğünü bozması
- 5) Bizans engelinin ortadan kaldırarak balkan fethlerinin dahada kolaylaştırmak istenmesi
Yavuz Sultân Selim Han Dönemi (1512-1520) [değiştir]
Kardeşleri Ahmet ve Korkud’u yenerek Şah İsmail’e karşı Çaldıran’da kazandığı zaferden (1514) sonra Tebriz’e kadar ilerledi. Dönüşünde Dulkadiroğulları Beyliği ile Turnadağ Muharebesi yapıldı(1515). Bunu gören Ramazanoğulları Beyliği savaşmadan teslim oldu ve Anadoluda Türk birliği sağlandı. Bundan sonra Yavuz Sultân Selim Memlûkler’e karşı harekete geçti. Yavuz Sultân Selim, Batı’da tehlike görmemesi nedeniyle doğu sınırlarını kontrol altına almak istemiştir. Bu sebeple doğuya yönelik fetih politikası izlemiştir.
Osmanlı Türk Tarihi Yükselme Döneminin En Önemli Dört Pâdişahı | |||
---|---|---|---|
Sol Taraf: İstanbul Fatihi Gazi Sultân II. Mehmed Han (Gazi Sultân II. Murad Han’ın Oğlu ve Gazi Sultân II. Bayezid-î Velî Han’ın Babası) Ortadaki İlk Tablo: Gazi Sultân II. Bayezid-î Velî Han (Fatih Sultân Mehmed Han’ın Oğlu ve Yavuz Sultân Selim Han’ın Babası) Ortadaki İkinci Tablo: Gazi Sultân II. Bayezid-î Velî Han’ın Oğlu, İlk Osmanlı Halifesi ve Mısır Fatihi Gazi Sultân Yavuz Selim Han Sağ Taraf: Yavuz Sultân Selim Han’ın Oğlu ve Macaristan Fatihi Kanûnî Sultân Süleyman Han (Osmanlı Türk Egemenliğini doruk noktaya ulaştıran Muhteşem Sultân) |
|||
Gazi Fatih Sultân Mehmed Han | Gazi Sultân Bayezid-î Velî Han | Gazi Yavuz Sultân Selim Han | Muhteşem Sultân Süleyman Han |
Mısır Seferi [değiştir]
Nedenleri:
- Yavuz Sultân Selim’in İslam Dünyasının lideri olmak istemesi
- Baharat Yolu ve zengin bir tarım bölgesi olan Mısır’ı almak istemesi
- Dulkadiroğulları’nın Osmanlı egemenliğine girmesi
- Memlüklerin Şah İsmail ile ittifak kurması
Mercidabık Muharebesi (1516) [değiştir]
Memlük Sultanı Kansu Gavri yenildi, Suriye, Filistin Osmanlılara geçti.
Ridaniye Muharebesi (1517) [değiştir]
Yeni sultan Tomanbay güçlü bir savunma hattı oluşturdu. Yavuz Sultân Selim müthiş bir taktikle ateşhattının arkasına geçti. Memlük Devleti sona erdi, toprakları Osmanlının oldu.
Sonuçları: [değiştir]
- Memlük toprakları alındı.
- Memlük hazinesi alındı,hazine altın doldu.
- Kutsal Emanetler İstanbul’a taşındı.
- Halifelik Osmanlılar’a geçti.
- Osmanlı devleti teokratik devlet yapısı kazandı.
- Venedikliler Kıbrıs’a ödedikleri 10.000 altını Osmanlı’ya ödemeye başladılar.
- Baharat Yolu ele geçirildi ve Mısır feth olundu.
Kanunî Sultan Süleyman Han Dönemi (1520-1566) [değiştir]
Kanunî Sultân Süleyman, Yavuz döneminde duraklayan Batı’ya karşı gazâ siyâsetini yeniden yürürlüğe koydu. Belgrad’ın zaptı (1521) Orta Avrupa’da; Rodos’un zaptı (1522) ise Akdeniz’deki etkinlikleri için Osmanlı Devleti’ne elverişli bir konum kazandırdı. Macar ordusunu Mohaç’ta yok eden (1526) Kanunî Sultân Süleyman, Macaristan’ın başkenti Buda’ya (Budin) girdi ve Macaristan'ı Zapolya'nın krallığında himâyesine aldı. Mohaç Şavaşı (Meydan Muharebesi) tarihin en kısa süren şavaşıdır. Bu, Osmanlı Devleti’ni Macaristan egemenliği için Habsburglar’la karşı karşıya getirdi. Kanuni, Zapolya’yı korumak için 1529’da Viyana’nın kuşatılmasıyla sonuçlanan seferi, 1532'de de Alman Seferi'ni yaptı. 1541’de ise Osmanlı egemenliğindeki Macaristan topraklarını bir Osmanlı eyaleti (Budin Eyaleti) yaparak ilhâk etti; ölen Zapolya’nın oğluna, kendisine bağlı olması koşuluyla Erdel Prensliği’ni verdi. 1543’teki Macaristan seferi sırasında ise Estergon Kalesi’ni zapt etti.
Hint Deniz Seferleri (1538-1669) [değiştir]
Akdeniz'de Osmanlılar'la Hıristiyan Akdeniz devletleri arasında her iki taraf için de yıpratıcı deniz savaşları yapılırken, Osmanlı Devleti, 1538'den başlayarak Hint Okyanusu’nda Portekizliler ile mücadeleye girişti. Osmanlı Devleti’nin Hint Okyanusu için mücadelesi 1669’a kadar sürdü. Bu süre içinde birkaç kez Hindistan’a, bir kez de Sumatra Adası’na donanma gönderildi; Yemen, Habeşistan ve bazı Afrika ülkeleri Osmanlı Devleti’ne katıldı. Hint Okyanusu'nda Portekizlilere karşı bazı deniz başarıları elde edildi ise de, Osmanlılar Hint Okyanusu’nda kesin bir üstünlük sağlayamadılar. Osmanlılar’ın Hint Okyanusu’ndaki başarısızlığı daha sonra hem Osmanlı Devleti hem de tüm doğu ulusları için son derece olumsuz sonuçlar doğuracaktır.
Güney Azerbaycan seferi [değiştir]
Kanuni döneminde önemli mücadele alanlarından biri de Azerbaycan oldu. Yavuz Sultan Selim zamanında Azerbaycan’a karşı kazanılan Çaldıran zaferine, Osmanlı ordularının Tebriz’e kadar ilerlemesine ve tüm Doğu Anadolu’nun Osmanlı egemenliğine geçmesine karşın Sefeviler ile kesin bir barış antlaşması imzalanmamıştı. Gerek Sefeviler, gerekse Osmanlı İmparatorluğu, birbirlerine kuşku ile bakıyorlardı. Güney Azerbaycan, Anadolu’yu ele geçirme planlarından vazgeçmediği gibi, Osmanlılar da Hint Okyanusu’na kuzeyden açılan iki körfezden biri olan Basra Körfezi'ne açılan Irak topraklarını ele geçirme emelleri besliyorlardı. Bu arada iki devlet arasında sınır olayları da eksik değildi; bir takım sınır görevlileri durmadan taraf değiştirmekteydiler. Bütün bu olaylar bir araya gelince 1533'te Sadrazam İbrahim Paşa, Sefevi seferiyle görevlendirildi, arkasından da padişah Safevi seferine çıktı (1534). "Irakeyn Seferi"denilen bu seferin en önemli ve kalıcı etkisi Bağdat dahil olmak üzere Irak topraklarının Osmanlılar’ın eline geçmesi oldu (1535). Böylece Hint Okyanusu'na açılan önemli körfezlerin ikisi de Osmanlılar'ın eline geçmiş oldu. Güney Azerbaycan savaşları 1555’teki Amasya Antlaşması ile sona erdi; antlaşma sonucu Azerbaycan ile merkezi Tebriz, bir kısım Doğu Anadolu toprakları Osmanlılar'ın eline geçti. Bu barış 1576 yılına kadar sürdü.